31 Ocak 2015 Cumartesi

MEYVENİN LEZZETİNİ BİN KAT ARTIRMANIN FORMÜLÜ!



Lezzetin de eşsizi olur mu demeyin! Herşeyin harikası, güzeli, mükemmeli, eşsizi oluyorsa lezzetin de eşsizi olmaz mı?
Bir Ramazan günü yolumuz Topkapı Sanayi Camiine düştü. Değerli dostumuz caminin imam hatibi dedi ki: "Hocam bizim cemaat alışkındır namazı kıldırdıktan sonra beş on dakika bir şeyler anlatıverin?"
Namazı bitirdikten sonra konuşmamıza; "Yediğiniz meyvelerin lezzetinin yüz kat, bin kat artmasını ister misiniz?" şeklinde bir soruyla başladık.
Dinleyeler, "Olur mu öyle şey! Elmaysa elma, portakalsa portakal, olsa olsa biraz lez­zetlisi, tatlısı olur o kadar. Tadının yüz kat, bin kat artması da ne oluyor?" dercesine merak ve hayret, bir o kadar da heyecanla yüzüme baktılar.
"Bu mümkün" dedim ve anlat­maya başladım. "Şu mübarek Ramazan gününde, faraza cami­nin içine bir nur inse, ışınlamavarî bir şeyler olsa, beyaz elbiseler içerisinde, nuranî bir zat enva-i çeşit meyvelerle dolu altın bir tepsiyle çıkagelse ve dese: Ben Cebrail'im, beni size Allah gönderdi. Bu kullarım benim rızam için oruç tutuyorlar, namaz kılı­yorlar. Ben de onlara iltifat olsun diye bu meyveleri gönderdim. Zevkle, lezzetle yiye­bilirler."
Böyle şey olur mu demeyin! Faraza dedik ya, Cebrail (as) insan kılığında, Dıhye sûretinde Peygamberi­mize (asm.) vahiy getirdiğini biliyoruz. Böyle bir şey bizim için mümkün olmaz elbette. Mümkün olsaydı, neler hissederdik, o mey­veleri nasıl yerdik? Lezzetleri yüz kat, bin kat artmaz mıydı?
"Doğru!" dercesine başlarını salladılar ve ben devam ettim: Allah aşkına söyleyin. Cebrail (as) bize Allah'tan meyve getirdiğinde sevincimizden onları yemeye kıyamıyoruz, yediğimizde de çok farklı bir zevk ve lezzetle yiyoruz. Peki, o meyveleri Cebrail (as) altın tepsiyle getirdiğin­de Allah gönderiyor da, manavdan, pazardan satın aldığımız, ağaçların dallarından kopardı­ğımız zaman başkası mı gönderiyor? Cebrail (as) getirdiğinde başka duygular içerisine giriyoruz da, pazardan aldı­ğımızda niçin aynı heyecanı duy­muyoruz? "Bu meyve Rabbimin hediyesidir, ikramı ve iltifatıdır. Bana değer vermiş, en güzel şekilde ambalajlamış, gözü­mün, burnumun, dilimin, midemin zevkini düşünüp ona göre takdim etmiş, bana olan sevgisini böyle göster­miş. Nasıl heyecanlanmam, nasıl mutlu olmam, nasıl sevinmem?" düşünce­siyle yediğimizde aynı mutluluğu yine his­sedebiliriz ve Allah'ın lütfü, hediyesi, ikramı olduğunu düşünerek meyvenin kendi lez­zetinden yüz kat, bin kat daha üstün bir lezzet alabiliriz.
İşte meyvenin lezzetini bin kat artırma formülün
Şaban Döğen

16 Ocak 2015 Cuma

EN AZ YARIM DAKİKA ELİNİ YIKA

Bizim ufaklıklar bir kaç gündür Tinky ile Minky'nin çizgi filmlerini ve şarkılarını dillerinden düşürmüyorlar. Bizlerde oldukça memnunuz bu durumdan. Temizlik, beslenme  ve düzenli olmak için yapılması gerekenler kısa ve öz bir biçimde eğlenceyle karıştırılarak güzel bir çalışma yapılmış.
Eeee bizede faydalı gördüğümüz çalışmaları paylaşmak düşüyor.Beğenirsiniz umarız...