4 Ağustos 2008 Pazartesi

EY GÜL


Ey gül,
Kulak ver sesime;
Farkında mısın?
Sen bir gülsün, yüreği elinde. Şu halde;
Ey gül!
Hiç kimse değişimi istemeden önce değişememiştir.
İste, diren.
Açmalısın.
İçindeki en güzel kırmızınla kıpkırmızı açmalısın.
Derinlerindeki en güzel rayihaları sürünüp saçmalısın.

Sık dişini, ısrar et;
İçindeki en ağır acılara en içten tebessümünü savur.
Unutma;
Acı çekmeden açamazsın.
Ve gülüm, kırmızı gülüm,
Yükselt ellerini ve yüksekte tut;
SEN AÇMALISIN.

Zaman, gümrah gümrah günah saçıyorken;
En güzel kırmızılı gülüm,
Sen, kalbindeki tüm güzelliğini saçmalısın.
Farkında mısın kırmızı gülüm?
Sen bir gülsün, yüreği elinde alnın açık.
Senin alnın açık!
Unutma;
SEN AÇMALISIN.

Biliyor musun?
Sen, aşka âşıksın,
Sevgiye meftunsun;
Şefkat akıyor pınarlarından,
Ak ellerinden.
Varsın taşlara gelsin nâzenin köklerin, sık dişini;
SEN AÇMALISIN.

Ve Ey gül,
En dip kuyuya da düşsen,
Yağmur öpüyor teninden;
Cesur ol,
Köklerine tutunamaz yosunlar,
Kıramaz seni kirli eller, dokunamaz,
Alnın açık senin,
Uçur yüreğini elinle,
En içten tebessümünle,
En güzel kırmızınla;
SEN AÇMALISIN

Güzel gülüm!
Aklının odağında tut;
Zaman en güzel ilaç,
İnan, sabrını ısrarına kat,
Sür ilacını,
Tebessüm savur al yüreğinle,
Cesur ol, zor değil, açacaksın;
SEN AÇMALISIN.

Ve
Meydan oku Ey gülüm!
Unutmayasın, en güzel duândır: gülümse;
SEN AÇMALISIN!

Alnından öpüyorum al gülüm

Hiç yorum yok: